Armutlu Mutlu Son

“Buradaki tüm beyler, beyefendi değil. Minimumından Turner’ın seni rahatsız etme etmeye kalkışmayacağını biliyorsun.” Armutlu Mutlu Son “Bu bir züğürt tesellisi, itimat bana.” “Lıvvy -” “Şşş, şimdi Lord Westholme’un adı okundu.” “Ve kadınlardan…” Leydi Chester’ın sesi titredi. “bayan Miranda Cheever!” Olivia onu dürttü. “Şanslısın.”Armutlu Mutlu Son  Miranda bir tek omuzlarını silkmekle yetindi. “Kocamış hanımlar şeklinde davranma, ” dedi Olivia. “Sence de ilah gibi değil mi? Seninle yer değiştirebilmek için sol ayağımı verirdim. Sahi, bizler niçin yerlerimizi değiştirmiyoruz? Buna engel olan bir kaide yok. Esasen sen Turner’ı seversin.” bununla beraber haddinden fazla, diye düşündü Miranda içine bir kasvet çökerek.

“Hadi! Yapacak mısın? Doğal Lord Westholme’da senin de gaslın yoksa?” “Hayır, ” diye yanıtladı Miranda, umutsuzluğunu gizlemeye çalışarak. “Hayır, tabii ki yok.” “Öyleyse hadi yapalım, ” dedi Olivia heyecanla. Miranda, ayağına gelen bu fırsatın üzerine atlamalı mıydı, yoksa odasına kaçıp dolaba mı saklanmalıydı, bilmiyordu. Her iki durumda da, Olivia’nın isteğini reddetmek için pek bir bahanesi yoktu. Livvy, kesinlikle onun niçin Turner’la sadece kalmak istemediğini bilmek isteyecekti. Bu durumda ne söyl

Armutlu Mutlu Son

eyecekti? Kardeşine onu sevdiğimi söyledim ve korkarım o da benden nefret ediyor mu diyecekti? Turner’la bir tek kalamam çünkü bana haiz olmaya kalkacağından korkuyorum mu deseydi?

Onunla bir tek kalmaktan korkuyorum çünkü ona haiz olmaya kalkmamdan korkuyorum mu deseydi? Sadece düşüncesi bile Armutlu Mutlu Son Miranda’nın gülmek istemesine niçin oldu. Veya ağlamak. Fakat Olivia ümit dolu gözlerle ona bakıyordu. Olivia’nın daha üç yaşlarındayken mükemmelleştiği tavrı işe yarayacak ve Miranda ne söylerse söylesin, Turner’la eşleşmek zorunda kalacaktı, biliyordu. Aslında bu Olivia’nın şımarık olduğu anlamına gelmiyordu, belki de birazcık öyleydi. Bunun gerçek sebebi Miranda’nın bu durumdan kurtulmak için yapacağı her girişim sonucunda her şeyin ortaya çıkmasına sebep olacağı ve şundan dolayı de kusursuz ve ısrarlı bir sorgulama ile neticelanacağıydı. İşte öyle bir şey olursa, ülkeden kaçması gerekirdi. Veya en azından altına gizlenecek bir yatak bulması. Bir haftalığına. Derin bir iç çekti. Başını salladı. Bir ümit, bir teselli aradı ve ikisinden de eser olmadığı sonucuna vardı. Olivia onun elini kavradı ve sıktı. “Miranda, çok teşekkür ederim!”